Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, 4 Haziran’da TBMM Genel Kurulu’nda kelam alarak, kürsüden Edirne’nin sıkıntılarını anlattı. Kelamlarına “Tarihiyle, turizm imkanlarıyla, pozisyonuyla eşsiz bir noktada olmasına rağmen hak ettiği bedeli görmeyen Edirnemizin problemlerini anlatmak için kürsüye çıktım” sözleriyle başlayan CHP’li Yazgan, “Yanı başımızdaki Yunanistan, Bulgaristan ve hatta Romanya vatandaşları yalnızca kimlikleriyle Edirne’ye geliyorlar, yiyorlar, içiyorlar, mutfak alışverişlerini bile burada yapıyorlar. Edirneliler de vize sırası bekliyor; bu ekonomik krizde gidilebilirse doğal. Edirneliler bize soruyor, biz de iktidara soruyoruz;biz ne vakit bir Bulgar, bir Yunan ya da bir Romanyalı üzere kimliğimizle yurt dışına gidebileceğiz?” sorusunu yöneltti.
‘EDİRNELİLER EDİRNE’DE DURAMIYOR’
Edirne doğumlu 504 bin kişi bulunduğunu fakat bunların 285 bininin Edirne’de yaşadığını vurgulayan CHP’li Yazgan, “Yani 219 bin kişi doğduğu bu vilayette değil, öteki bir vilayette yaşıyor. Edirnelilerin neredeyse yarısı Edirne’de duramıyor. Bu, Edirne’yi görmezden gelen, istihdam yaratmayan, tarımı desteklemeyen, endüstriyi anlamayan bu iktidarın kabahatidir. Bu sene süratli tren yatırımı dışında neredeyse hiçbir icraatınız yok, buna ayrılan bütçenin de yarısı Avrupa Birliği fonu, yani bizim projemiz değil” sözlerini kullandı. CHP’li Yazgan, Edirne’nin meselelerinin saymakla bitmediğini, iktidarın Edirne’de sınıfta kaldığını belirterek, şunları kaydetti:
“Yıllardır Edirne merkezde yeni okul açılmıyor. Yeni kurulan ve yaklaşık nüfusu 10 bin olan Cumhuriyet Mahallesi hudutları içinde ne bir ilkokul var ne de bir ortaokul. Edirne merkezde Plevne İlkokulu’nun mevcudu bine dayanmış, sınıf başına 32 öğrenci düşüyor. Bu mu Türkiye Yüzyılı Maarif Modeliniz sizin? Keşan’da sarsıntıya dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltılan iki okuldan biri iki yıldır, oburu ise bir yılı aşkın müddettir yine inşa edilmeyi bekliyor. Bu nedenle, başka okullarda ikili eğitim yapılmak zorunda kalınıyor.”
ERGENE IRMAĞI TEPKİSİ
Çiftçilerin sıkıntılarına da değinen Yazgan, Edirne’nin Türkiye’nin en kıymetli ziraî üretim merkezlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “2023’te en çok çeltik ve ayçiçeğinin üretildiği kenttir. Pekala, çeltiğin sulaması nereden yapılıyor biliyor musunuz? Kirliliğiyle meşhur olan Ergene Irmağı’ndan yapılıyor. Edirne’nin ehemmiyeti datalarla ortada. Pekala, iktidar ne kadar değer veriyor? Edirne kırsal kalkınma dayanakları verilen 42 vilayet ortasında yok. Buğday biçiliyor lakin ortada hala alım fiyatı yok. TMO’nun depoları dolu ağzına kadar, buğdaylar taşıyor lakin ithalattan vazgeçmişler mi? Bu da yok. Hülasa bu iktidar ‘yok, yok, yok iktidarı’dır” sözlerini kullandı.
Yazgan, Edirne’nin kültürel ehemmiyetini de TBMM’de kürsüden anlattı. İstanbul’un atası, serhat kenti Edirne’nin kültür başşehri olarak da anıldığını söyleyen Yazgan, “Edirne, yalnızca Kırkpınar ve Selimiye Mescidi’nden ibaret bir kent değildir. Yüzlerce tarihî eser harabe hâlde. Yılda 10 eser ihya edilse tamamlanması en az elli yıl sürer. Birkaç yılda bir yapılan tek tük onarımlarla lütfen göz boyamaya devam etmeyin. Bir göz boyama öyküsü daha; Uzunköprü Ergene Stadyumu yıkılalı üç yıl oldu, yerinde stat yok. Edirne 25 Kasım Stadyumu yıkılıyor, yerine stat projesi yok. Sizlere soruyorum; bu topçular toplarını sokakta mı oynasınlar?” dedi
Yazgan, Keşan-Enez yoluna ait badireleri da anlatırken, ömrünü yitiren eski CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan’ı andı. Yazgan, şunları kaydetti:
“Keşan-Enez yolumuz yıllardır kanayan yara, bilhassa yazın ağır formda kullanılıyor ve kazaya davetiye çıkarıyor. Türkiye’yi duble yollarla donattığını söyleyen iktidar, bu yolun ihalesini lakin yapabildi. Bu yol ne vakit bitecek? Edirnelilerin gönül rahatlığıyla kullanabileceği yolu ne vakit olacak? Edirnelilerin vergilerini bari bir sefer olsun Edirne için düzgün harcayalım. Şu yolu da bitirin ya. Vekil olduğumda dediler ki ‘Kendini parçalasan da bu yolu yaptıramazsın, yapmazlar.’ Bari merhum Erdin Bircan vekilimizin memleketinin yolunu onun hatırına yapın. Bu misyonun başındayken merhum oldu, onun hatırına bu yolu bitirelim.”
