CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın erken seçimle ilgili kelamlarına ait, “Seçimlerin yenilenmesi ya kendi kararıyla olur, o durumda bir daha aday olamıyor. ya da Meclis’te 360 milletvekilinin kararıyla olur. O durumda geçen sefer, Yüksek Seçim Heyeti’nin (YSK) verdiği kararla bu periyodu 2’nci devir kabul edildiği için son bir sefer aday olabiliyor. Bu yüzden Meclis’in 360 milletvekili karar alması durumunda seçimler yenilenebilir. ‘Bu ne vakit olsun’ derseniz bizce yarın karar alalım, 2 ay sonra çabucak seçim olsun” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Meclis’te basın mensuplarının sorularını yanıtlandırdı. Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Önümüzde, parlamento ve Cumhurbaşkanlığında 4 yıllık, mahallî idarelerde 5 yıllık seçimsiz bir periyot vardır. Herkes planını ve programını buna nazaran yapmalıdır’ kelamlarını değinerek, “Erken seçim ile ilgili Sayın Cumhurbaşkanı’nın yaptığı teknik kıymetlendirme doğrudur; zira erken seçim diye bir şey kelam konusu değil. Seçimlerin yenilenmesi ya kendi kararıyla olur, o durumda bir daha aday olamıyor. ya da Meclis’te 360 milletvekilinin kararıyla olur, o durumda geçen sefer, Yüksek Seçim Şurası’nın verdiği kararla bu devri 2’nci devir kabul edildiği için son bir sefer aday olabiliyor. Bu yüzden Meclis’in 360 milletvekili karar alması durumunda seçimler yenilenebilir. ‘Bu ne vakit olsun’ derseniz bizce, yarın karar alalım, 2 ay sonra çabucak seçim olsun. Kendisinin yaptığı teknik kıymetlendirme ne kadar isabetliyse yaptığı siyasi kıymetlendirme de o kadar isabetsizdir. Diyor ki, ‘4 yıl seçim yok, herkes hesabını buna nazaran yapsın.’ Seçim yok diye taban fiyata artırım yok. Seçim yok diye, en düşük emekli maaşı 10 bin lira. Geçen sene minimum fiyata 3 ayda bir artırım yapmayı konuşanlar, artık, ‘Bu maaşla 6 ay daha geçinsinler’ diyor. Bugünkü 17 bin lira Ocak’taki 13 bin liraya denk geliyor ve ‘6 ay daha artırım vermeyelim’ diyor. ve bu durumda herkes hesabını bu duruma nazaran yapsın. Haydi 17 bin lira sen al bakalım, hesabını buna nazaran yap. Bu türlü bir hesap olmaz. AK Partili olsun, MHP’li olsun, bütün seçmenler, bütün emekliler, taban ücretliler, çiftçiler ve esnaf perişan durumda. Nasıl yapacağız hesabımızı bugüne nazaran? Seçim yılı, parayı bol bol dağıtıp, seçim iktisadı uygulayıp sonra 4 sene millete ıstırap çektirmenin, acı reçete içirmenin nasıl savunulabilir bir tarafı var?” sözlerini kullandı.
‘HESABIMIZI MİLLET NEYE NAZARAN YAPIYORSA ONA NAZARAN YAPACAĞIZ’
Özel, CHP’nin hesabı millete nazaran yaptığını belirterek, “Biz Kocaeli Gebze’ye gidiyoruz. 100 bin personel geliyor oraya ve ‘Geçinemiyoruz’ diyorlar. ‘Eğer sen minimum fiyata artırımı vermezsen, geçim olmazsa seçim olur’ diyoruz. Ben demiyorum; meydanlar, ‘Seçim seçim’ diye bağırıyor. Erken seçim gündemini konuşana kadar meydandaki çalışanlar, emekliler, ‘Erken seçim’ diye bağırıyorlar; rahatlamıyorlar ‘seçim yok’ diye. Siz onları geçinemez bir halde bıraktınız. Sorunun özü budur. Ben kendisiyle yaptığım görüşmede de bu 4 ana başlığı da söyledim. Çarelerini de söyledim. Bunun dışında ülkede demokrasi tarafında atılması gereken adımları da söyledim. Bu adımlar atılacak olursa ve milletin ezalarına bir nebze olsun deva olabilecek adımlar atılırsa ben, 31 Mart seçim sonuçlarını münasebet yapıp ‘Birinci partiyim, haydi seçim’ demeyeceğim. Lakin millet isterse ne yapalım? Artırım yapmadığın emekli, eserini bedelinde almadığın çay üreticisi, buğday üreticisi isyan ediyorsa, seçim istiyorsa bunda bizim ne günahımız var? Tek günah sizin. ‘Her şeyin sorumlusu benim’ diyordunuz. Her şeyin sorumlusu sensen o vakit birazcık bu bahislerde vatandaşın sesini duyman lazım. Sizin memleketten bağırdılar, Rize’den bağırdılar, ‘Geçinemiyoruz’ diye. Türkiye’nin dört bir yanı yoksulluktan perişan olmuşken bu kadar duyarsızlık olunmaz. Biz hesabımızı kitabımızı millet neye nazaran yapıyorsa ona nazaran yapacağız. Kimse kusura bakmasın” diye konuştu.
‘BİRİNİZ YOKSULLUK, ÖBÜRÜNÜZ SİNAN ATEŞ KONUŞULMASIN İSTİYOR’
Türkiye’nin her bir yerinde yoksulluk, işsizlik ve açlığın konuşulduğu vurgulayan Özel, “Biriniz yoksulluk konuşulmasın istiyorsunuz, öbürünüz Sinan Ateş. Pazartesi günü oradaydık. Yarın yeniden orada olacağız ve takip edeceğiz. Biraz evvel Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu salona uğurladık. Biz bütün CHP, MYK’dan en az 2 şahısla ve 10 milletvekiliyle takip ediyoruz; lakin siz duymuyorsunuz o çığlığı. Başşehrin ortasında, Dava Ocaklarının evvelki genel liderinin cenazesi siyaseten duruyor. Ortağın, ‘Elleme’ dedi diye ellemiyorsun, oraya adalet götürmüyorsun, sonra da muhalefeti yapay gündem yaratmakla; Sinan Ateş yapay gündemse, yoksulluk, işsizlik yapay gündemse nedir senin gündemin? Bana bir onu söyle, söyle senin gündemini konuşalım. Biz vatandaşın, halkın gündemini konuşmaya devam edeceğiz. İstedikleri kadar rahatsız olsunlar. Üslubumuzu bozmayız, hakaret etmeyiz; fakat kimse kusura bakmasın. Artık nasıl döndünüz, ‘Normalleşme’ diyorsunuz. Zira görüyorlar ki, onlar vatandaşa zulmettikçe muhalefette yumuşama falan olmaz. Hiç o denli bir şeye niyetimiz yok. Ancak normali şudur. Vatandaşın gündemi neyse benim gündemim o. Benimle hengame etmek istedikleri kadar istesinler. Ben vatandaşın hengamesini vereceğim” dedi.
‘TÜRKİYE, AK PARTİ’NİN SEÇİM KAZANMAK İÇİN YAPTIĞI BERBATLIĞI ÖDÜYOR’
Özel, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı Haziran ayı enflasyon sayılarına değinerek, “Tayyip Bey’i üzmeyen istatistik kurumunun datalarına nazaran dahi minimum fiyat şu ana kadar 3 bin 850 lira erimiş durumda arkadaşlar. ‘Yarından itibaren düşecek’ diyorlar. Güya petrol, maden, altın bulundu da düşecek. Yahu geçen sene bu sıralarda o denli bir saçmaladınız ki, aylık enflasyon çok yüksekti, bu ay yeniden enflasyon yüksek; fakat baz tesiriyle gelecek aydan itibaren biraz düşüş görülecek. Bununla vatandaşı kandırmaya çalışıyorlar. Baz tesirini vatandaşı yolunacak kaza çevirmişler, kaz tesiri üzere anlatmaya çalışıyorlar. Yok o denli bir şey. Geçen yılki Ağustos verisi çok daha yüksekti, bu sene Ağustos biraz daha düşük gelecek. Dezenflasyon süreci başladı. Buradan şunu söyleyelim; enflasyon artı olduğu surece hayat pahalılığı artıyor demektir. Enflasyon yüzde 50’yse gelecek sene fiyatlar bugünden itibaren yüzde 50 artar. Enflasyon yüzde 25 artsa fiyatlarda yüzde 25 artar; fakat artar. Fiyatların düşmesi için eksi enflasyon lazım. Siz yüzde 12’lerdeki enflasyonu yalnızca seçimde tüketici inanç endeksi artsın, piyasada para bol olsun diye olmadık saçmalıklarla yüzde 80’lere kadar getirdiniz. Bugün Türkiye, AK Parti’nin kıl hissesi da olsa bir seçim daha kazanmak için Türkiye’ye yaptığı berbatlığın bedelini ödüyor. Fakirden alıp zengine verdiniz ve bugün o bedeli ödüyoruz. Enflasyonla ilgili alınması gereken gerçek önlemler yerine suya sabuna dokunmayan ve dönüp yalnızca vatandaşa kemer sıktırtan önlemler alınıyor. Bunun cezasını da ceremesini de siyaseten Cumhur İttifakı çekecek” tabirlerini kullandı.
